sosyal ağlarda izleyin

KKB ve ilham veren başarısı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KKB ve ilham veren başarısı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7.6.12

Sevgili Küçük Kırmızı Balık'ımız ve ilham veren başarı hikayesi:XXL'dan XS'a Var Mı Benimle Gelen ?

XXL'dan XS'a Var Mı Benimle Gelen ?


Evet,
İşte ben..
İşte beklenen yazı..

Evet uzun zamandır benden beklenen yazı bu sanırım.. Kimine göre mucize kimine göre başarı kimine göre azmin zaferi kimine göre photoshop...
Bana göre ise 'içindeki gücün farkında olmak ve bunu kullanmak'...

Şuan bile en çok sorulan soru 'boyun kaç?' Merakım şu ki ne önemi var.. 1,80 ya da 1,50. Önemli olan sizin o son halime baktığınızdaki görüntüm. Oranım, orantım.  Ama nedense bir ısrar var.. Boyum Türkiye ortalaması olup 1.63 cm. Öncelikle buna açıklık getirmek istedim ki yazıyı okurken akıllarda soru işaretiyle devam edilmesin. Gelelim asıl mevzumuza..

  • Ben nasıl zayıfladım ?
  • Özel olarak birşey uyguladım mı ?
  • Spor yaptım mı ?
  • Hiç mi kaçamak yapmadım ?
  • Ne kadar zamanda verdim ?
  • Hiç durakladım mı ?
  • Ben photoshop muyum ?

Burada bunu yedim, şunu yemedim diye maddeler sıralamayacağım. Çünkü okurken maddelerde boğmak şartlar koşmak istemiyorum.İstiyorum ki sizler şuan bu yazıyı okurken daha çok sohbet ediyormuş gibi hissetmeniz..
  
Ve işte bir diyetin kilit noktası "Karar Vermek"


  •  Ben ne zaman kilo aldım ?
  •  Ben neden kilo aldım ?
  •  Ben bu kilodan nasıl kurtulurum ?
  •  Benim ne yapmam lazım ?
  •  Ben neden yapmıyorum ?
Tüm soruların cevaplarını şimdi sesli larak kendinize sorun ve sesli olarak cevap verin. Artık sorunun ve çözümün ne olduğunun farkındasınız...

Ben tüm bu soruların yanıtını verdikten sonra; 'karar verdim'


Benim bu beslenme hayatımı yeniden düzene sokmam, yeniden kendimi bulmam gerekiyordu.
Bunun için de diyet yapmam gerekiyordu. Bu kararı verince bana zararı dokunduğunu düşündüğüm herşeyi hayatımdan çıkarmakla işe başladım. Sabahları 3-4 yağlı poğaçaya, öğlen yenen pizzalara, hamburgerlere, pilav üstü dönerlere,aralarda yenen cipslere, jelibonlara, çikolatalara, gofretlere, paket paket yenen dondurmalara, aksamları yenen mantılara, makarnalara, patates kızartmalarına, tatlılara, pastalara veda etmem gerekiyordu ve ettim de. Daha çok suya, yeşil çaya, yürüyüşe ihtiyacım vardı. Bu süreçle başlayarak kendimce arınma yöntemimi bulmuştum. Ve böyle 87 kg ile başladı yolculuğum.. 1 ay sonra 4 kg verdiğimi görmek beni umutlandırmıştı. Bu süreçte devamlı internetten araştırma öğrenme keşfetme çabalarım devam ediyordu. Beni ne motive eder, hangi çay zayıflatır, hangi hareket şekillendirir, nasıl hızlı kilo veririm derken 'dukan diyeti' karşıma çıktı bir anda..Ve 2 gün boyunca Dukan'ı araştırdım,  Simla'nın bloğunu buldum, okudum, okudum, okudum, okudum ve okudum..Ve evet dedim; bu mudur ? - Budur ! Hayatta ilk kez 'diyet yapacak' ve 'diyet kitabı' satın alacaktım. O gün üşenmeden akşamın bir vakti D&R'a gidip aldım onu !Ve inanın yolda gelirken okumaya başladım. Eve geldim okudum, işe gittim okudum, metrobüste okudum, tuvalette okudum, okudum, okudum,okudum ve okudum...


Artık ne yapmam gerektiğini, neden yapmam gerektiğini, nasıl bir yol izleyeceğimi v en önemlisi bu süreçte sabredersem beni nasıl bir mutluluğun beklediğininfarkındaydım. Bu farkındalıkla başladığım süreçte 1 haftalık atak bekliyordu beni. Şimdi o günlerimi düşünüyorum ama inanın hatırlamıyorum...Zaman nasıl geçti hala bunun şaşkınlığı içindeyim. O zamanları bana hatırlatan tek şey fotoğraflarım ve kilo tablom.
İşte ilk hafta ölçülerim, yani diyete başladığım 3. gün neymişim gelin beraber görelim;

Göbek : 105 cm Basen : 110 cm Bacak : 68 cm Diz altı : 42,5 cm
Tip : Şekil A - 1







Şimdi herkes benden neler yaptığımı, ne yediğimi, ne içtiğimi, boyumu, kilomu, yaşımı, evli mi bekar mı olduğumu, kaçamak yapıp yapmadığımı, Dukan'ın verdiği sürede dediği kiloya inip inmediğimi ve şuanda aklıma gelmeyen birçok şeyi merak ediyor.

Başlayalım, herşeyden önce bekar, 26 yaşında, 1.63 cm boyunda bir insan evladıyım. dukan boyunca yani 7 Ekim'den 23 Nisan tarihine kadar geçen zaman zarfında 83,2 kg'dan 56,2 kg'a indim. Bu da demek oluyor ki 6,5 ayda 27 kg; Dukan'dan 1 ay önce de 4 kg vermiş olan vermiş olan ben toplamda 31 kg'ı 7,5 ayda attım üstümden ve 'OHH' dedim.

Peki özel birşey yaptım mı bu süreçte ?
-Evet çok özel bir diyet yaptım; DUKAN DİYETİ !
Bu kitapta ne yazıyorsa birebir uyguladım. Bakın birebir diyorum çünkü;
kışın incecik de giyindim, tabak tabak buz da yedim, bol bol soğuk su da içtim, nerede merdiven bulsam durmadım çıktım, asla ve asla asansör kullanamdım, yürümek için gerekirse bir durak sonra indim ve buna vakit ayırdım. Dışarıda bu diyeti yapmak zor olacağı için 2-3 ay sistemimi oturtana kadar arkadaşlarımla dışarıda buluşmadım, gece saat kaç olursa olsun ertesi gün için yemeğimi hazırladım. Uzayan beyazlarıma rağmen gidip o paraya tavuk aldım. Eve ulaşmama 5 dakika kalmış olmasına rağmen susamışlığımı hissettiğim anda bakkaldan su alıp içtim. Sabah işe gitmeden önce dukan egzersizleri için saatimi 15 dakika öncesine kurmaya başladım. Su içme alışkanlığı kazanmak için masama her sabah 1,5 lt su alıp akşam 6'ya kadar bitirme zorunluluğunu dayattım kendime. Çantamda devamlı konserve balık ve çatal kaşıkla gezmeye başladım. Arkadaşlarımla özel gecelerde, eğlencelerde buluştuğumuzda sadece '1 soda ve 1 Zero' içme lüksünü kullandırttım kendime. Bazı mekanlarda 'zero' bulamamaya başlayınca çantama zero'yu da ekledim benimle birlikte gezmek üzere arkadaş, kuzen, hala, teyze gezmeleri ve gece konaklamalarını tamamen çıkardım hayatımdan. Tüm ısrarlara, tüm baskılara ve o tüm 'bir parçadan birşey olmaz'lara tek bir cevap verdim. 'Bir kereden birşey olmaz çok şey olur'  Şimdi siz sözleyin. Sizce ben 'özel' birşey uygulamış mıyım bu diyet süresince?

En çok sorulan sorulardan biri de 'nasıl motive olduğum' Benim en büyük motive kaynağım eski fotoğraflarımdı açık konuşmak gerekirse.. Sonuçta bu kilolar bana sonradan yüklenmişti. Hep eskiye hep eskiye bakmak mutlu ediyor gibi görünsede şimdi'mi mutsuz kılıyordu. Neden mutsuzluğa devam ediyordum ki ? Mutlu olmak hakkımdı ! Ve benim elimde olan birşeydi. Ve ben de elimden gelen herşeyi yapmaya hazırdım. Bir yerde okumuştum. Kilo ile ilgili bi makaleydi sanırım. Fazla kilolar ile ilgili şöyle bir cümle geçiyordu. "Ne kadar fazla kilonuz var ?" Cevap 30.  "Her gittiğiniz yere sırtınızda 30 kg yük ile gitmeye çalışın bakalım.  Ne kadar taşıyabilir, ne kadar dayanabilirsiniz ?" İşte kilit noktalardan birisi de buydu. Ben fazla kilolarımın hamallığını yapıyordum. Bunu hakediyor muydum peki ? Cevap -Hayır !
O an dediğim şu oldu, "Ben bu kiloların hamallığını yapmak zorunda değilim." Bu benim için ciddi bi motivasyon kaynağıydı.. Ardından "sayfa" ! Benimle birlikte aynı sorunları yaşayan insanları görmek, aynı amaç için aynı çabayı sarfettiğimizi görmek beni bu yolda yalnız olmadığıma inandırdı. Ve yalnız olmadığımı bilmek beni bu diyette 'güçlü kılan' en büyük etkendi. Bu sebeple iyi, kötü, olumlu, olumsuz her bir sözüyle iletişimde bulunduğum herkese çok çok ama çok teşekkür ediyorum. Sayfada sizlerle sürekli iletişim halinde olmak beni diyette olduğum gerçeğinden o kadar uzaklaştırıyor ki her bir sorunuzda her bir yorumunuzda size yardımcı olmaya çalısırken çokça kendimi unutmuşluğum oldu. Şöyle ki bir seferinde herkesin duraklamalarında yardımcı olurken içinde oldugum kendi duraklamamı farkedememiştim. :) Sürekli diyetin eğlenceli yönlerini bulmak, benzetmeler yapmak, espri kaynağı yaratmak, yani bir bakıma insanları diyet lafının sıkıcı ve kasvetli görülen anlamı dışında aksine eğlenceli ve komik taraflarını bulup çıkarmak bu süreçte yaptığım en keyifli şeylerden biriydi. Neyse konuyu dağıtmayayım. :)

Gelelim vereceğim tavsiyelere,
Aslında ben değil Dukan veriyor bu tavsiyeleri ama siz sadece benim ağzımdan duymak istiyorsunuz, hepsi bu. İşe yarayacağını ümit ederek buyrun diyorum :)

* Diyete başlamadan önce mutlaka kitabı okuyup bitirin,
* Günlük 2 lt suyunuzu için,
* Sınırlı izinlilerden olabildiğince uzak durun en azından seyirin ilk yarısı,
* Dukanella'yı kendinize ödül olarak görün, devamlı tüketmeyin.
* Kola'yı da zor da kalmadıkça tüketmeyin, yani kolaya kaçmayın ;)
* Gojiberry'yi tüketmemezlik yapmayın hele de ki seyir kısmınız uzun ise,
* Kolestrol için yumurta sarısı uyarısını sakın kulak ardı etmeyin, benim kolstrolüm yok bana birsey olmaz demeyin.
* Kimseyle kendinizi kıyaslamayın, o atakta 2 kg verdi ben 1 kg verdim diye gereksiz yere demoralize etmeyin kendinizi. Sonucta onun yaşı, boyu, kilosu ile sizinkiler birebir aynısı olmadığı gibi verilecek kilo da aynısı olmayacaktır. Bunun farkında olun. Sadece kendinizle yarışın.
* Yürüyüş yapamıyrum vaktim yok yalanını ne bize ne de kendinize söyleyin. Ne kadar yoğun ve ne kadar çok çalışabilirsiniz ? Sonucta hiçbirimiz dünyayı kurtarmıyoruz. Bu sebeple yürüyüşe "vakit ayrılmayacak" yürüyüşe "vakit yaratılacak" !
* Yürüyüşü yapıyorum ama egzersize vaktim yok diyenlere de 'hareketsizlik meraklısı olmayın" diyor Dukan. Bu vakitsiz insanları Dukan kitabında sayfa 288'de güzel kategorize etmiş. Göz atmanızı tavsiye ederim. (*Noktalı olan kısımda )
* Regl dönemleri artı çıkmanız çok normaldir. Çünkü vucuttaki kaslar sünger kıvamına gelir bu sebeple su tutar, bu da tartıya artı olarak yansır. Eğer bunun bilincinde olup çıkacak rakamı görme cesaretiniz varsa bu özel zamanlarda da tartılın, yok buluttan nem kapan bi cinsim diyorsanız hiç tartıya yaklaşmayın ve gereksiz yere moralinizi bozmayın. Sadece sabredin.
* Hızlı kilo veririm düşüncesiyle sakın ve sakın az yiyip porsiyonlarınızı ufak tutmayın. Çünkü Dukan'da az yemek 'aç kalmak' belli bir saatten sonra yememek gibi birsey sözkonusu değil. Serbest olan yiyeceklerden dileğince yiyebilirsiniz.
* Dukan size süreyi verirken sıfır kaçamak üzerinden değerlendiriyor ! Kaçamak konusunda kimse tolerans tanımıyor anlayacağınız. kaçamak yapmak seyir sürenizi uzattığı gibi, psikolojinizi bozar ve diyetinizi yıpratır. Uzak durun...

Daha yazacak birçok şeyim var aslnda ama daha fazla uzatmamk adına bir an önce paylaşmak istiyorum.. Eksik kalan noktaları artık soru cevap şeklinde konuşuruz. Bu yazının altında..

Ve işte bu da son ölçülerim ve ben... 
İlk ölçü   Göbek : 105 cm Basen : 110 cm Bacak : 68 cm  Diz altı : 42,5 cm
Son ölçü Göbek : 82 cm   Basen : 87 cm   Bacak : 51 cm  Diz altı : 35,5 cm

Fark                   : -23 cm            : -23 cm           : -17 cm            : -7 cm

Tip : Şekil B - 1





Son söz olarak,
Başta Sayın Hocamız Dukan'a, ardından bizim bu sayfada buluşmamıza sebep olan Sevgili Simla'ya ve burada iletişimde olduğum iyi kötü herkes ama herkese bir kez daha çok çok çok teşekkür ediyorum.

Bir laf vardır ya hani,

"Beni sizler yarattınız" diye evet hiç mübalağ etmiyorum;

BENİ GERÇEKTEN SİZLER YARATTINIZ // KKB

Son olarak sizlere,
Şebnem Ferah'ın 'Artık Kısa Cümleler Kuruyorum' adlı parçasını armağan ediyorum.. İyi dinlemeler...

Dip Not : Adımın niçin Küçük Kırmızı Balık olduğunu merak edenler bu ismin nerden geldiğini öğrenmek için aşağıdaki linki açıp bu güzel hikayede kendinizi bulabilirsiniz.

 Küçük Karabalık 



Hadi şimdi bir bardak su için..
Ve bilin ki,
KKB ve ben sizleri çok seviyoruz :)
Blogging tips